Deniz Biliroğlu / ANTALYA
Gazete HABERTÜRK
Türkiye’de ilk yüz nakli yapılan 19 yaşındaki Uğur Acar, nakilden 95 gün sonra eski ve yeni yüzünü karşılaştırdı, yeni yüzüyle değişimin müthiş olduğunu söyledi. Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde 21 Ocak’ta Ahmet Kaya’nın yüzü nakledilen Uğur Acar ve çift kolu nakledilen 34 yaşındaki Atilla Kavdır’ın fizik tedavi süreçleri devam ediyor.
AYNI YERDE İKİNCİ POZ
Fizik tedavi sürecinin hızlı geliştiğini, kendi kendine uygulamalara başladığını belirten Acar, “İlk tedavi günlerimde fizyoterapistlerim, mimiklerimin ve yüz hatlarımın oturmasının zaman alacağını söylüyordu. Onların tahmininden daha hızlı gelişmeler oldu ve mimik yanında yüz hatlarımın da oluştuğu görüldü. Şimdi fizyoterapistlerin verdiği çalışma şekillerini kendim uyguluyorum. Gelişmenin hızlı olduğunu söylüyorlar. Bu beni çok mutlu ediyor” diye konuştu. Daha önceki yaşamında çocukların ve ilk görenlerin korktuğu bir görünüme sahip olduğunu anlatan Acar, nakilden önce 26 Haziran 2011‘de çekilen fotoğrafına bakarak yeni yüzüyle aynı yerde poz verdi. Acar, “Yeni yüzümle çok ilgi görüyorum. Yakışıklı olduğumu herkesten duymak benim de hoşuma gidiyor” dedi.
"AŞK EVLİLİĞİ İSTİYORUM!"
Manavgat İlçesi Gebece Köyü’nde geçirdiği 19 yılı neredeyse yaşanmamış saymak istediğini, çok acı hatıraları bulunduğunu belirten Uğur Acar, “Bugün köyüme gittiğimde herkesin hiç değişmeyen ilgisi ve sevgisiyle karşılaşmak beni mutlu ediyor. Köyümün dışında da insanların ilgisi oldukça fazla. Yakışıklı olduğumu söyleyenler hemen evlenme konusunu açıyor. İnşallah zamanı gelince o da olacak. Benim istediğim evlilik tek taraflı sevgi ile değil, karşılıklı severek olmalı. Aşk evliliği yapmak istiyorum.”
DAVUTOĞLU, EKİBİ ÖDÜLE ADAY GÖSTERDİ
Türkiye’nin ilk yüz naklini gerçekleştiren Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Özkan başkanlığındaki ekip, “Asturias Prensi Ödülleri”ne aday gösterildi. Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsrafil Kurtcephe, kendisinin ve yüz nakli ekibinin, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun önerisiyle uluslararası prestije sahip ödüle aday gösterilmelerinden dolayı gururlandıklarını söyledi.
ORGAN BAĞIŞI İÇİN YENİ UYGULAMA
Sağlık Bakanlığı organ bağışını teşvik için yeni çalışmalar yapacak. Yale Üniversitesi’nden Prof. Dr. Şükrü Emre ABD sistemini önerdi. Buna göre bağışçının adı gizlenirken, alıcı, isterse bağışçının ailesine bakanlık aracığılıyla minnet mektubu gönderecek.
Sağlık Bakanlığı, organ bağışını artırmak için yeni bir çalışma başlatacak. Bakanlık, organ bağışlayanın kimliğini gizleyecek. Alıcı, donörün ailesine bakanlık aracılığıyla sadece “minnetmektubu” yazacak. Organ ve Doku Nakli Koordinatörlüğü 2. Sempozyumu Antalya’da gerçekleşti. Sempozyumsonrasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Amerikan Ulusal Organ Nakli Koordinatörlüğünü yürüten Yale Üniversitesi’nden Prof. Dr. Şükrü Emre, Türkiye’de organ bağışlarının artırılması için Amerika’da uygulanan sistemle ilgili önerilerde bulundu. Emre, son olarak organ bağışı kart başvurusu için Guinness rekoru denemesi yaptıklarını ve böylece 8 saat içinde binlerce kişinin organ bağışı gönüllüsü olduğunu söyledi.
UYMAYANA HAPİS CEZASI
Amerika’da donörün kimliğinin kesinlikle gizli kaldığını anlatan Emre, “Orada yasalar da bu şekilde düzenlenmiş. Alıcı sadece donörün yaşı ve nereden olduğu konusunda bilgilendiriliyor. Bunun dışında donörün ailesine istiyorsa birminnet mektubu yazmasının uygun olacağı belirtiliyor. Ancak bumektupta kendi kimliği konusunda da bilgi verilmemesi isteniyor. Kurallara uymayanlara para ve hapis cezası veriliyor” dedi.
KİMLİĞİ GİZLENECEK
Tedavi Hizmetleri GenelMüdürü İrfan Şencan ise Amerika’daki “minnet mektubu” sisteminin Türkiye’de de uygulanabileceğini belirterek şunları söyledi: “Biz de çalışmalarımızı yapacağız. Önümüzdeki aylarda sempozyumda tartışılan ve Türkiye’de uygulanabilecek olan konuları hayata geçireceğiz. Bunlardan biri de donörün kimliğinin kesinlikle gizlenmesi ve bağışladıkları organ ya da uzvun akıbeti hakkında bilgi verilmesi.”
BAĞIŞÇIYA ŞEREF MADALYASI
ABD’nin tüm eyaletlerinde, her yıl valiliklerin girişimiyle düzenlenen, medyanın da katılımının sağlandığı resmi törenlerde, organ bağışı yapan kişi ve ailesine “hayat kurtarma sertifikası” ile “eyalet şeref madalyası” veriliyor. Ayrıca yine ABD’de, organ bağışı ve organ nakil üniteleri de, bağışçı sayısını artırmak amacıyla, gönüllü bağışçılara çeşitli hediyeler vererek, konuyu dikkat çekici ve cazip hale getirmeye çalışıyor. 12 yıldır uygulanan vergi indirimi ve iş kaybını karşılama uygulamalarından da olumlu sonuçlar alındığı belirtiliyor.
DÜNYADAKİ BAĞIŞ YÖNTEMLERİ
Temelde organ bağışıyla ilgili 4 yöntem var. Bu yöntemler, bağış yapan kendi isteğiyle organ bağışı yapmaya hazır olmadığı zamanlarda devreye giriyor. Bu düzenlemeler şimdilik her yerde aynı şekilde kullanılmıyor. Her ülke kendi kararlarını kendisi veriyor.
İtiraz yöntemi: Bu yöntemde sağlığında kesin itirazı olmayan herkesin organı bağış olarak kabul edilir. Birçok Avrupa ülkesinde bu yöntem uygulanır.
Genişletilmiş itiraz yöntemi: İtiraz yönteminin yanı sıra, bağışçının ölümünden sonra, potansiyel bağışçının akrabaları organ bağışını, ölen kişinin, yaşarken yaptığı vasiyet olarak kabul eder.
Gönüllülük yöntemi: Bu yöntem, bağışçının yaşarken organlarını bağışlayacağını kabul etmiş olması zorunluluğunu getirir. Kesin bir organ bağışı yapmayı kabul etme prosedürü gerektirir.
Genişletilmiş gönüllülük yöntemi: Bağışçının ölümünden sonra, ailesi de bağış için onay verebilir.