Günümüz Aile kurumu kendinden beklenen görevleri layıkıyla yerine getirmesi hiç bir zaman mümkün olmamıştır…
Aile kurumu bir birey için, rahatlatıcı bir kucaklama ve güvenli bir sığınak, ölümün bile ortadan kaldıramadığı hatıralar demektir… Dolayısıyla, ailenin köklerinin gömülü olduğu değişken toprağı iyi tanımak büyük önem taşır. En temel aile değeri olarak ekonomik ortaklığın yerine sevgiyi koymak kolay değildir…
Aynı zamanda, bir başka aile değeri olan süreklilik ile insana özgü bitmez tükenmez yenilenme arayışı arasında daima bir çatışma yaşanmaktadır…
Aile insanın icat ettiği kurumların en eskisidir. Aile için öngörülen amaçlar yüzyıllar içinde defalarca değişmektedir…
Aile kurumu kendisine nasıl bir varlık nedeni yakıştıracağı ve amaçlarını nasıl gerçekleştireceği konusunda daima kararsızlık içindedir! Hayatın gerçeklerinden biri de işte budur…
Ailenin son değişim hamlesi, kendisini bir istihdam kurumundan, temel olarak boş zamanla ilgilenen bir kuruma çevirmiş aile, bir istihdam sağlayıcısı olarak kendine parlak bir sicil edinememiştir…
Ana babalar gelecek süreci ve içinde bulunduğu ortamları bilince çıkarmaktan yoksun, gereğinden fazla çocuk sahibi olmuş, bu fazla evlatları şehirlere veya yabancı ülkelere sürükleyip, kendi dertleriyle baş başa bırakmışlardır…
Yüzyıllar buyunca aileleri daha istikrarlı kılma ve daha güvenilir bir erdem kaynağı haline getirme konusunda o kadar az aşama kaydedilmiştirki, artık ailenin tarihinde farklı olan bütün bu belirsizliği daha faydalı amaçlara yöneltmenin bir yolunu bulma zamanı gelmiştir…
İnsanlık tarihinin tamamı, belirsizliği ortadan kaldırmaya yönelik bir çabadan ibarettir. Evdeki hesap çarşıya uymaz sözü bu belirsizlikten ortaya çıkmış olmalı bence!
Bu süreç içinde büyük miktarda tercübelerin ziyan olup gitmesine izin verilmiştir…
Halbuki hatalar fırsatlara dönüştürülse kazanç hanesine yazdırılabilinir…
Umudun sürekli şemali daima belirsizdir…
Ve belirsizlik, umudun vaz geçilmez bir parçasıdır. Buna rağmen umut bir hayatı yönlendirmek için tek başına yeterli olmamış vede değildir….
Selam ve sevgilerle
(GaRip) İsmail