Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Ege Üniversitesi'ndeki bir etkinlikte kendisine yumurta atan bir öğrencinin, "5 yıla kadar hapis" istemiyle yargılanacağı haberleri hakkında, "davanın yumurta atma veya protesto davası olmadığını" belirterek, "Bu bir insan yaralama davası ve bu benim şikayetimle açılmış bir dava değil, tamamen savcıların kendi inisiyatifleriyle açtıkları bir kamu davası" dedi.
Bağış, Pakistan İslam Cumhuriyeti Büyükelçisi Muhammad Harun Şevket'i Bakanlıktaki makamında kabul etti. Pakistan'ın Türkiye'nin dost ve kardeşi olduğunu ifade eden Bağış, Türkiye'deki herkesin "Cive Pakistan" (Yaşa Pakistan) şeklindeki şarkı sözlerini ezberleyerek büyüdüğünü belirtti.
Pakistan'ı her ziyaret ettiğinde çok farklı bir sıcaklığı hissettiğini dile getiren Bağış, Türk halkının Pakistan'a "yeşil bayraklı Türkiye", Pakistan halkının da Türkiye'ye "al bayraklı Pakistan" dediğine işaret etti.
İki ülkenin tarih boyunca dayanışmasının çok farklı olduğuna dikkati çeken Bağış, yeni büyükelçi Şevket ile yakın bir çalışma ortamı içerisine gireceklerine ve Pakistan'ın Türkiye'nin AB sürecine verdiği desteğin devam edeceğine yürekten inandığını söyledi.
"O şiddetle gelen yumurta o gözü kör ederdi"
Bir gazetecinin, Ege Üniversitesi'ndeki bir etkinlikte kendisine yumurta atan bir öğrencinin, 5 yıla kadar hapsinin istendiğini belirterek, yumurta atmanın bir protesto şekli olup olmadığını sorması üzerine Bağış, "Bu bir yumurta atma veya protesto davası değil, bu bir insan yaralama davası ve bu benim şikayetimle açılmış bir dava değil, tamamen savcıların kendi inisiyatifleriyle açtıkları bir kamu davası. Ama şu bir gerçek ki, eğer o yumurta bir santim daha yukarı isabet etseydi, bugün gözlerinin birini kaybetmiş bir bakanla konuşuyor olacaktınız. Çünkü o şiddetle gelen yumurta o gözü, doktorların bana söylediği kadarıyla söylüyorum, kesinlikle kör ederdi. Allah korudu, çok şükür bir santimle biz o riski atlattık" dedi.
Davanın şiddet, saldırı ve yaralama davası olduğunu vurgulayan Bağış, "Bence gençlerimizin demokrasi anlayışı, saldırıyla, şiddetle değil, fikir tartışmasıyla özümsenmesi gereken bir tartışma olmalıdır. Biz gençlerimizi beğendikleri veya beğenmedikleri siyasilere bir şey fırlatırken değil, kendi düşüncelerini konferanslarda, sempozyumlarda, siyasi platformlarda tartışırken görmek isteriz" diye konuştu.
Kendilerinin Cumhuriyet tarihinin en reformist, özgürlük alanlarını en çok açan hükümeti olduğunu ifade eden Bağış, kendisinin de bu sürecin savunuculuğunu yapan, Türkiye'deki reformların mutfağı olarak kabul edilen AB Bakanlığının başında olduğuna dikkati çekti. Bağış, şunları kaydetti:
"Ne davanın açılması beni mutlu eder, ne gençlerimizin saldırganlaşması beni mutlu eder, ne de Türkiye'nin gençlerinin yargılanması beni mutlu eder. Ama yapılan işin de bir yanlış olduğunun herkes tarafından da anlaşılması gerektiğine inanıyorum. Eğer Türkiye, birbirlerinin fikirlerini beğenmeyen insanların birbirlerine yumurta attığı bir ülke haline dönüşürse ülkemiz kadınbudu köfteye döner. Türkiye'yi bu imajdan kurtarmamız lazım. Demokratik fikirlerimizi demokratik platformlarda insanca ortaya koyabilmemiz, dile getirebilmemiz gerekir. Ben yargıya yansımış bir konuda bu aşamada daha fazla yorum yapmak istemiyorum. Bana şu ana kadar yargıdan herhangi sorulan bir şey de olmamıştır. Tamamen orada olaya şahit olan güvenlik güçlerinin yargıya aktarmaları neticesi, yargının açtığı bir davadır. Yargı sürecini bir görelim.
Ümit ederim ki, bu gençlerimiz de hatalarının farkına varırlar ve bunun hata olduğunu kabullenirler. İnşallah da o zaman bir an evvel bu dava düşer. Ben hiçbir gencimizin bir saniyesinin bile bu tedirginlikle geçmesini istemem. Arzu etmem."
AA
Bağış'tan ilginç örnek!
Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış "Türkiye, yumurta atılan bir ülke haline gelirse kadınbudu köfteye döner" dedi