Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, ''Acılarımızla yüzleşirken devlet olarak geçmişte yaptığımız yanlışlardan elimizi yıkamaya çalışırken, yurttaşımızın yüreğini, gönlünü kazanmaya çalışırken, yaralarımızı yeniden açmaya ve yeniden kanatmaya değil, yaralarımızı sarmaya çalışıyoruz'' dedi.
Kültür ve Turizm Bakanı Günay, Çorum Müzesi'nde oluşturulan ve çocukların müzede misafir edilerek müzeciliği öğrenmesini amaçlayan projenin tanıtımına katıldı.
Çalışmaları izledikten sonra gazetecilere açıklamalarda bulunan Bakan Günay, Çorum'un Alaca ilçesine bağlı Akören Köyü'nde uzun yıllar Atatürk'ün yakın hizmetinde bulunan Bekir Çavuş'un büstünün de açılışını yaptıklarını söyledi. Günay, Bekir Çavuş'un Topal Osman'ın yaptığı baskın sırasında ön saflarda aldığı yara nedeniyle öldüğünü ifade etti. Bu vesileyle Atatürk'ü, vatan toprakları için hayatını veren şehitleri ve yakın zamanda gerek Van depreminde gerekse terör sebebiyle hayatını kaybedenleri rahmetle ve minnetle andıklarını söyledi.
Bakan Günay sözlerini şöyle sürdürdü:
''Biz bu topraklar üzerinde bin yıllardan bu yana aslında farklı isimler altında ortak gelenekleri, ortak kültürleri yaşatan kaynaşmış bir halkız. Farklı etnik kökenlerimiz olabilir. Farklı inançlarımız olabilir. Farklı medeniyet izlerini taşıyor olabiliriz. Ama bugün bütün bu köklerden gelen millet Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarını oluşturuyor. Hepimiz Alevi, Sünni, Türk, Kürt, Müslüman, Hristiyan bu topraklarda yaşayan hepimiz ortak bir kimlik taşıyoruz. Ortak bir soyadı taşıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı soyadını taşıyoruz. Bugün hepimiz bu kimliğin, bu soyadının dünyada saygın bir yere gelmesini sağlamak için çalışıyoruz.
Geçmiş yıllarda, bu çoğulcu bakış açısı ne yazık ki ülkemizde zaman zaman kesintiye uğramış. Bir imparatorluktan gelmiş olmaktan, bir yeni cumhuriyet çıkarmaya çalışmaktan kaynaklanan bu değişim dönemlerinin sancıları biraz acılı biçimde yaşanmış ülkemizde. Sonraki yıllarda da bunun başka acılı tekrarları olmuş. Bütün bu acılarımızla yüzleşmeye çalışıyoruz şimdi. Ama bu acılarımızla yüzleşirken devlet olarak geçmişte yaptığımız yanlışlardan elimizi yıkamaya çalışırken, yurttaşımızın yüreğini, gönlünü kazanmaya çalışırken, yaralarımızı yeniden açmaya ve yeniden kanatmaya değil, yaralarımızı sarmaya çalışıyoruz. Geçmiş yıllarda ülkede yaşanan tahribatı millette, toplumda, halkta yaşanan tahribatı gidermeye, bütün bu geçmişteki acılara sebep olan olayların yanlıştan, yanlış bakış ve uygulamalardan kaynaklandığını ifade etmeye ve kendimizle, tarihimizle özgüvenli bir millet olarak bugün yaralarımızı sarmaya çalışıyoruz.''
Türkiye'de çoğulcu bir kültürün bir arada yaşamanın zevkini çıkarıp sahiplenmeye ve geleceğe taşımaya çalıştıklarını belirten Günay, ''Birlikte olduğumuz zaman bir arada olduğumuz zaman bu çoğulculuğun değerini hissettiğimiz zaman yapacağımız çok güzel şeyler var'' dedi.
BARIŞ YÜZYILI OLSUN
Türkiye'nin sadece ekonomisini değil, demokrasisini, kültürünü, turizmini anlatmayı sağlayacak çok büyük zenginliklerin bulunduğu bir toprağın bağrında yaşandığını dile getiren Günay, 20. yüzyılın talihsiz bir yüzyıl olduğunu, yüzyılın başında Balkanlarda savaş çıktığını, yüzyılın sonunu da Balkanlar ve Kafkasların savaşla bitirdiğini belirtti. Günay şöyle konuştu:
''Şimdi yeni bir yüzyıldayız. Bu yüzyıl öyle kimsenin kendi kültürünü öbürüne dayattığı değil, kültürel çoğulculuğun egemen olduğu, bireyin kendi özelliklerini, kendi değerini özgürce geliştirebildiği, ifade edebildiği bir yeni yüzyıl, bir barış yüzyılı olsun diye uğraşıyoruz. Onun için de tarihimize bütün ön yargılardan uzak bir biçimde bir yüzleşme ve ders çıkarma anlayışı içinde bakıyoruz. Tarihteki yanlışlardan ders çıkararak barışçı bir dünyanın temellerini atmaya çalışıyoruz.''
Günay bir gazetecinin, ''Bugün Türkiye'nin acılarla yüzleştiğini söylediniz. Bu çerçevede Dersim katliamıyla ilgili görüşünüz nedir'' sorusu üzerine, ''Ben şimdi bu kadar söylemiş oldum. Bundan sonrasını bu konuda ayrıca toplantılar yaptığımız zaman söylerim. Soracağınız sorulara biraz önceden yanıt verdim'' karşılığını verdi.
Günay bir başka gazetecinin, ''Yaşanan acıları simgeleyecek bir müze kurma düşüncesi var mı'' sorusuna da ''Türkiye'nin her tarafında yapıyoruz. Diyarbakır'daki sıkıyönetim nezarethanesini müze yapıyoruz. Madımak'ı kültür merkezi yaptık'' yanıtını verdi.
Günay, ''Biz acılarımızı unutmayalım ama tekrar etmesin bundan ders çıkaralım. Bir daha söylüyorum yaralarımızı kanatmaya çalışmayalım, ama sarmaya çalışalım. Bunun üstü örtüldüğü, görmezden gelindiği müddetçe birilerinin acılarını ötekiler duygusuz ve duyarsız kaldığı müddetçe o yara derinden olgunlaşmaya devam eder, ama bunlarla yüzleşirsek ve onu sağaltmaya çalışarak iyileştirebiliriz. Sağlıklı bir birey ve toplum yapısı oluşturabiliriz'' diye konuştu.
AA
Acılarımızı unutmayalım ama ders çıkaralım
Bakan Günay: Yaralar, görmezden gelindikçe büyür